Çanakkale Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliğine bağlı Ezine Devlet Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Ezgi Uçar Taş, Meme Kanserinde erken tanının hayat kurtardığını belirtti.
Meme Kanserinin günümüzde artık kronik bir hastalık olarak kabul edildiğini belirten Uçar Taş, Meme Kanserinin kadınlarda en sık görülen kanser tipi olduğunu açıkladı. Günümüzde her on kadından birinde meme kanseri görülme olasılığı olduğunu açıklayan Uçar Taş, meme kanserinin kadınlarda 4/3 oranında postmenopozal dönemde görüldüğünü söyledi.
Meme Kanserinde Genetik Yatkınlık
Toplumda görülen meme kanserlerinin yaklaşık % 10’luk kısmının genetik geçiş göstermekte olduğunu ifade eden Uçar Taş, bununda daha çok genç yaştaki hastalarda görüldüğünü ve bu hastalarda kanserin her iki memeyi de tuttuğunu ifade etti.
Meme Kanserinde Erken Tanının Önemi
Meme Kanserinde kesin tanının öncelikle histapolojik olarak konulduğunu belirten Dr. Uçar Taş, bununda ince ve kalın iğne iğne biyopsisi yada kitlenin tamamen çıkarılarak konulan tanı olduğunu söyledi. Dr. Uçar Taş, “Fakat hastalarımızda biyopsi yapmadan önce çeşitli görüntüleme yöntemleri ile destek verilmektedir. Bunlarda ultrason, momografi ve meme emarı gibi tetkikler olabilmektedir “dedi.
Meme Kanserinde Tarama Yöntemleri ve Tarama Sıklığı
Meme Kanserinde öncelikle yüksek riskli hasta guruplarının belirlenmesi gerektiğini ifade eden Dr. Uçar Taş, “Bunlar ailede meme kanseri öyküsü olan, hiç doğum yapmamış hastalar ve gen mutasyonu saptanan hastalar olabilir. Bunlar daha sık aralıklarla meme muayenesine çağrılmalı, görüntüleme yöntemleri daha sık aralıklarla yapılmalıdır. Bunun dışında herhangi bir ek risk faktörü olmayan normal bir kadında meme kontrolü ilk olarak 30- 35 yaşlarında bir hekim tarafından yapılmalıdır. Bu muayenede herhangi bir problem ve patolojik bir bulgu saptanmazsa da ek görüntülemeye de gerek duyulmamaktadır. Ancak fiziki muayenede kuşkulu bir lezyon saptarsak o zaman ek görüntüleme yöntemleri ve biyopsiler istenebilir. Bunun dışında herhangi bir sorun ve patolojik bir bulgu yoksa da 40 yaşından itibaren yıllık olarak mamografik kontrol yapılmalıdır hastalarda. Eğer ailede meme kanseri veya BRCA 1-2 Gen Mutasyonu dediğimiz hasta guruplarından birisi varsa, bu hastalar 20 yaşından itibaren hekim tarafından muayeneye çağrılmalıdır. Riskin yüksekliğine göre görüntüleme yöntemleri eklenebilir. Eğer görüntüleme yöntemleri sonucu normal risk olmayan bir hastada patoloji saptanırsa da lezyonun riskine göre hastanın görülme sıklığı arttırılır.
Meme Kanserinden Korkmayın Erken Tanı Hayat Kurtarıyor
Dr. Uçar Taş Meme Kanserinin erken tanıyla birlikte tamamen tedavi edilebilen bir hastalık olduğuna dikkat çekerek, “Bunun için Meme Kanserinde erken tanı çok önemlidir. Erken tanında da en önemli etkenlerden birisi hastanın kendisini iyi tanımasıdır. Bu konuda da hastalara kendi meme muayenelerini kendilerinin yapabilmeleri için eğitimler verilmeli ve güven verilmelidir. Çünkü hastalar kontrollerde her eline gelen kitleleri kötü huylu zannedebildikleri için bu konuda aydınlatılmalıdırlar. Bizim için önemli olan hastanın kendi kendisini muayene ettiğinde yeni gelişen ve belli bir süre sonrada kaybolmayan lezyonlar bizim için önemlidir. Bu durumda kesinlikle hekime başvurulmalıdır. Bu şekilde hastalara öneriler yapılırsa, hasta hekimlerden önce kendi tanısını yapacak ve buda onun hayatını kurtaracaktır” dedi.
Meme Kanserinde erken tanının önemini vurgulayan Uçar Taş, erken tanıyla birlikte koltuk altı metastazlarını ve sistemik metastazların önlenebilmekte olduğunu ve bu tip metastazların görülme olasılığının çok düşük oranlara indiğini ifade etti. Bu şekilde metastaz riskinin düşük olduğu durumlarda ve küçük tümörlere rastlanıldığında ameliyat tiplerinin buna bağlı olarak etkilendiğini belirten Uçar Taş, “ Bu tip hastalarda meme koruyucu cerrahiye olanak sağlanmakta, meme koruyucu cerrahide kadının memesinin korunması, hastanın konforu ve hastanın kendine olan özgüveni açısından çok büyük önem teşkil etmektedir. Benzer şekilde koltuk altı lenf modlarınında korunması da aynı şekilde hastanın konforunu ve kendine olan özgüvenini büyük oranda etkilemektedir. Bununla beraber hastalarda metastaz olmaması hastaların hayatta kalma oranının arttırdığından hastaların daha mutlu bir şekilde yaşlaması sağlanmaktadır.
Meme Kanserinde Tanı Nasıl Konur
Meme kanseri, dünyada ve Türkiye’de kadınlarda en sık görülen kanser türü olarak biliniyor. Hastalık en çok 40-50 yaş ve sonrasındaki kadınlarda ortaya çıkıyor. Meme kanserinin nedeni tam olarak bilinemese de gelişen teknoloji, değişen yaşam koşulları, çalışma şartları, yetersiz beslenme ve kilo gibi birçok etken bu hastalığa yol açabiliyor.
Ancak alınabilecek bazı önlemlerle meme kanserinden korunmak da mümkün. Özellikle sağlıklı beslenme, Alkol ve sigaradan uzak durma ve düzenli spor yapma oldukça önem taşıyor.
Ezine Devlet Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Ezgi Uçar Taş, hastalık hakkında bilinmesi gerekenleri ve korunma yöntemlerini açıkladı.